Bundan bi kac hafta once bu sezon fenerbahce'ye ilk seyrettigim macta, gorduklerimden umutlanmis, ilerisi icin olumlu dusunuyordum. Ama gidisatin tam tersi yone donmeside beni cok sasirtmadi diyebilirim. Yalniz yazinin teatral icerikli oldugunu dusunenlere sasarim onu soyliyim. Neyse takim her gecen gun daha kotu oynayip, hasbelkader ite kaka maclari kazaniyordu. Tekerin bi yerde patlayacagi belliydi, kismet Twente'yemis demek. Mac analizi yapmak elimize birsey gecirmiyor, hasar tespiti ve eksiklerin nasil gidirelecegini soylemek lazim.
Yapilan takviyelere ragmen defans hatti, bir adim ileri gidebilmis degil. Edu'da mevcut olmayan sertligin, isirganligin Bilica'da kendini gerizekalilik olarak gostermeye baslamasi yaninda, Edu-Lugano uyumlulugundan eserde yok. Lugano saldiriyor, Bilica saldiriyor, topu alan adami ortasahaya kadar takip ediyorlar. Takimi arkadan yonlendiren yok, ne derinlik var ne de kademe, her turlu ofsayti Carlos zaten istikrarla bozuyor. Carlos demisken, kendisi bitmis, nokta. Obur tarafta Gokhan o kadar methiyenin ustune inanilmayacak derecede kotu oynuyor, her mac yaptigi seyleri 3-4 mactir batira batira bi hal oldu.
Orta sahada Christan'i da gec, ne Maldonado'dan iyi ne Josico'dan kotu, verilen para, kullanilan yabanci kontenjani hepsine cok yazik. Kazim desen hep ayni, ustune koymaya ne niyeti var nede onu zorlayan, attigi 2-3 gol yuzunden oynuyor, bu sezonluk kredisini iyice bitirine kadar daha da oynar. Santos ilk transfer haberini aldigimda dedigim gibi, ileri kanat oyuncusu degil, topu alip donemiyor, birebirde ileri dogru adam gecemiyor, kenarda sikistigindan hep ortalara kaciyor, varligini zorla yokluga ceviriyor. Ilerde Alex tam bir karabatak, bir mac var bir mac yok. guiza ise geldiginden beri ender maclar disinda vasat sinirina bile bi turlu gelemiyor, ya kotu yada cok kotu. Ve ne yazikki kotusude hic cekilmiyor ama ne hikmetse her teknik direktorde 75 dakika garantisi var, o hic degismiyor. Bi tek Emre var takimda iyi oynayan, oynamaya calisan. 11 kisiden 1 kisi sadece.
Takimin bu sefil goruntusunun altindaki temel sebep, Omer Urundul'u tassak oglanina ceviren bloklar arasi kopukluk mevzusu. Santradan, macin bitis dudugune kadar guiza ile stoperler arasindaki mesafe devamli artiyor, kimsede bi dur diyemiyor. Hatta macin sonu oyle bir hal aliyorki, Volkan degaj atiyor, Guiza rakip cezasahasinda ofsayta dusuyor. Iki stoperde de takimi ileriye cikartcak, ne zaman ne kadar cikartcagini ayarlayacak oyun bilgisi, gorusu yok. Onlarin onundeki Christian'da kendinden onceki selefleri gibi defans 4'lusunu 5'lemeyi sorumluluk almaya tercih edince bir tek zavalli Emre deli dana gibi orta sahayi toplamaya calisiyor. Bu kopukluk fener'i 2 yonden vuruyor, ilk olarak forvet hatti ozellikle alex oyundan dusuyor, topla hem cok az bulusuyor, hemde bulustugu anda bitirici hacoktan yorulmus oluyor. Ikincisi, ortasaha oyunculari topu ileriye devamli dribblingle tasimak zorunda kaliyorlar, hemde top bizdeyken yoruluyorlar, top rakipteyken pres yapmaya mecalleri kalmiyor, hemde dribbling yetenekleri cok olmadigi icin, devamli top kaybediyor, bir de ustune geri donemiyorlar. Bu sebeplerden dolayidir, kalitesi ne olursa olsun orta seviyede paslasan, yardimlasan takimlar fener'i aciz durumda birakiyor.
Fener'de olan bunlar, yapilmasi gereken, en azindan denenmesinde fayda olan ise sudur. Bu saatten sonra bu takima iki defans, uc ortasaha, bir forvet lazim demek abes olur. Madem eldeki malzeme budur, ben artik gemileri yakalim diorum. Niyetim ayni ama iki degisik dizilis onerim var.
Yapilan takviyelere ragmen defans hatti, bir adim ileri gidebilmis degil. Edu'da mevcut olmayan sertligin, isirganligin Bilica'da kendini gerizekalilik olarak gostermeye baslamasi yaninda, Edu-Lugano uyumlulugundan eserde yok. Lugano saldiriyor, Bilica saldiriyor, topu alan adami ortasahaya kadar takip ediyorlar. Takimi arkadan yonlendiren yok, ne derinlik var ne de kademe, her turlu ofsayti Carlos zaten istikrarla bozuyor. Carlos demisken, kendisi bitmis, nokta. Obur tarafta Gokhan o kadar methiyenin ustune inanilmayacak derecede kotu oynuyor, her mac yaptigi seyleri 3-4 mactir batira batira bi hal oldu.
Orta sahada Christan'i da gec, ne Maldonado'dan iyi ne Josico'dan kotu, verilen para, kullanilan yabanci kontenjani hepsine cok yazik. Kazim desen hep ayni, ustune koymaya ne niyeti var nede onu zorlayan, attigi 2-3 gol yuzunden oynuyor, bu sezonluk kredisini iyice bitirine kadar daha da oynar. Santos ilk transfer haberini aldigimda dedigim gibi, ileri kanat oyuncusu degil, topu alip donemiyor, birebirde ileri dogru adam gecemiyor, kenarda sikistigindan hep ortalara kaciyor, varligini zorla yokluga ceviriyor. Ilerde Alex tam bir karabatak, bir mac var bir mac yok. guiza ise geldiginden beri ender maclar disinda vasat sinirina bile bi turlu gelemiyor, ya kotu yada cok kotu. Ve ne yazikki kotusude hic cekilmiyor ama ne hikmetse her teknik direktorde 75 dakika garantisi var, o hic degismiyor. Bi tek Emre var takimda iyi oynayan, oynamaya calisan. 11 kisiden 1 kisi sadece.
Takimin bu sefil goruntusunun altindaki temel sebep, Omer Urundul'u tassak oglanina ceviren bloklar arasi kopukluk mevzusu. Santradan, macin bitis dudugune kadar guiza ile stoperler arasindaki mesafe devamli artiyor, kimsede bi dur diyemiyor. Hatta macin sonu oyle bir hal aliyorki, Volkan degaj atiyor, Guiza rakip cezasahasinda ofsayta dusuyor. Iki stoperde de takimi ileriye cikartcak, ne zaman ne kadar cikartcagini ayarlayacak oyun bilgisi, gorusu yok. Onlarin onundeki Christian'da kendinden onceki selefleri gibi defans 4'lusunu 5'lemeyi sorumluluk almaya tercih edince bir tek zavalli Emre deli dana gibi orta sahayi toplamaya calisiyor. Bu kopukluk fener'i 2 yonden vuruyor, ilk olarak forvet hatti ozellikle alex oyundan dusuyor, topla hem cok az bulusuyor, hemde bulustugu anda bitirici hacoktan yorulmus oluyor. Ikincisi, ortasaha oyunculari topu ileriye devamli dribblingle tasimak zorunda kaliyorlar, hemde top bizdeyken yoruluyorlar, top rakipteyken pres yapmaya mecalleri kalmiyor, hemde dribbling yetenekleri cok olmadigi icin, devamli top kaybediyor, bir de ustune geri donemiyorlar. Bu sebeplerden dolayidir, kalitesi ne olursa olsun orta seviyede paslasan, yardimlasan takimlar fener'i aciz durumda birakiyor.
Fener'de olan bunlar, yapilmasi gereken, en azindan denenmesinde fayda olan ise sudur. Bu saatten sonra bu takima iki defans, uc ortasaha, bir forvet lazim demek abes olur. Madem eldeki malzeme budur, ben artik gemileri yakalim diorum. Niyetim ayni ama iki degisik dizilis onerim var.
Madem sicis mevsimine kacinilmaz olarak girdik, kaybedeceksekte gorkemli kaybedelim a.k. topa olabildigince daralanda hukmedip, oyunu rakip yariya yikip, millete varyasyonla, sutla, calimla beyin amciklatmasi gecirtelim. Olur valla kendim yazdim, kendim tuttum bu kadrolari ama bu islerin onunde tek bir engel var, o da siktigimin Daum'u, cildirtiyor adami amina koyum cildirtiyor, yillardir ayni hiyarliklarla, ayni kafayla itinayla cildirtiyor.
Ayriyaten, bu gs'in tekeri ne zaman patlayacak onu da cok merak ediyorum, takimin kotuguyle, sansi arasindak ters orantinin boku cikmaya basladi iyice, uyandiriyim. Uyandiriyimde kimi uyandiriyim acaba, kendim yazip, kendim oynuyorum amini siktigimin blogunda. Aceto'ya sen benim hincal'im ol, ben senin ayse'n diyesim var..
Ayriyaten, bu gs'in tekeri ne zaman patlayacak onu da cok merak ediyorum, takimin kotuguyle, sansi arasindak ters orantinin boku cikmaya basladi iyice, uyandiriyim. Uyandiriyimde kimi uyandiriyim acaba, kendim yazip, kendim oynuyorum amini siktigimin blogunda. Aceto'ya sen benim hincal'im ol, ben senin ayse'n diyesim var..
Labels:
Fenerbahçe,
MM
1 comments:
lan ikinci dizilisimde cam agaci gibi olmus yaa hay a.kiyim
Yorum Gönder