Olmadan dalinda curuyenler burda toplaniyor

25 Nisan 2009

Demolition Job


Ada'da Premier Lig'in bitmesine 4 hafta kala isler iyice kizismis durumda. En azindan Manu Tottenham'i derbeder edene kadar basinin yansitmaya calistigi hava buydu. Liverpool Hull'u deplasmanda 3-1 gibi rahat bir skorla gecerken, 57. dakkaya kadar kendi evinde maci 2-0 yenik surduren Manchester icin isler pekte iyi gitmiyordu. Yalniz ne olduysa bu dakkadan sonra oldu. Once Ronaldo'nun penalti golu, ardindan 5 dakikada gelen 3 gol (Ronaldo 68', Rooney 67', 71') ve son olarakta 78'de pastaya cilegi koyan Berbatov. Oyunun kaderinin degistigi an ise devre arasindaki Tevez-Nani degisikligiydi. Sezon sonunda gidecek mi kalacak mi bir turlu belli olmayan Tevez, United'a ihtiyaci olan tempoyu ikinci yarida getirince, gollerde ardisira yagmaya basladi. Yine de bir man of the match secilecekse Ronaldo'nun biraz hakkini yesekte bu suphesiz Rooney olmali. Ingilizlerin toramani sahada basmadik yer birakmamasi, 5 golde de payi olmasi, 2 gol, 1 assistiyle bugun Manu'ya galibiyeti getiren oyuncuydu. Hala macin nasil bu kadar boka sardigini anlayamayan Tottenham tarafinin cok sikayetci oldugu penalti karari ise Manchester'a hayat opucugu gibiydi. Tabi 2-0 galibiyetten 5-2 maglubiyete dusupte kari gibi hakeme aglamakta neye yarar onuda Redknapp kendine sorsun.


Su anki puan durumuna bakarsak, matematiksel olarak sampiyonluk potasinda 3 takim oldugunu goruyoruz. Ote yandan mac fazlasina ragmen liderle arasindaki puan farki 6 olan Chelsea'de hemen hemen yarista havlu atmis durumda. Sezona buyuk umutlarla baslayan Liverpool ise once sampiyonlar liginde Chelsea tarafindan opuldu, simdi de 19 yildir hasret kaldiklari lig sampiyonlugu ruyalari suya dusmek uzere. O rezil defans kurgusuylada baska bisey dusunulemezdi zaten. Yillardir Liverpool'a karsi olusturulan sempatiye uyuz olan biri olarak, acikcasi benim keyfim yerinde. Bu arada iki takimin kalan maclarina bakarsak; Manchester'in sirasiyla maclari Middlesbrough (A), Man City (H), Wigan (A), Arsenal (H), Hull (A) iken, Liverpool ise Newcastle (H), WestHam (A), West Brom (A), Tottenham (H)'la oynayacak.

Genel olarak vaziyet bize Ferguson ve seytanlarinin Manchester United'a ustuste 3., toplamda 18. lig sampiyonluklarini kazandirmaya artik cok yakin olduklarini gosteriyor. Ote yandan sampiyonluk yarisinda son sozu Arsenal soyleyecek dersek cokta yanlis bir tespit yapmis olmayiz. Ne zaman ne yapacagi belli olmayan Wenger'in ogrencileri, bu 4 haftalik periyodda ikisi sampiyonlar liginde olmak uzere United'la 3 mac yapacaklar. Manchester'in fiksturu her zamanki gibi dopdolu, unu eleyip elegi asan Liverpool'un ise artik rakiplerinin puan kaybini beklemekten baska pek caresi kalmamis gozukuyor. Marlboro, Binghamton spor merkezinden bildirdi.
1 comments

24 Nisan 2009

Fanatikliğin Böylesi


4 comments

23 Nisan 2009

Zamanı geldi..



Galatasaray'ın yaptığı reklamlar son zamanlarda aşmış oluyor. Yiğit Şardan'ın bu işte büyük parmağı var. Bu da Aslantepe'de için yapılan reklam filmi. Bence gene mükemmel olmuş.

Başlangıç güzel "Tarih kimleri yazar?"

Geri kalan kısımdaki görüntüler arka fondaki ses eşliğinde benim tüylerimi diken diken edip duygusal bir hale soktu. Gözlerimin yaşardığını itiraf ediyorum. Bence amacına ulaşmış bir reklam olmuş. Galatasaraylıları en derinden etkileyip yeni stadın kombinelerini şimdiden almalarını sağlamaya çalışıyorlar ve bu reklamla bunu çok rahat başarırlar bence.

Beni en etkilen kısım ise Ali Sami Yen ve arkadaşlarını gösterdiği anda arkadaki sesin dediği cümleydi: " Ve sadece birlikte olanlar tarih yazar."

Son kısımdaki tezahurat kısmı olmasa mükemmel olacakmış ama o kısım biraz bozmuş.
4 comments

23 nisan

0 comments

Ogrenilmis caresizlik


Kelimeler kifayetsiz..
0 comments

22 Nisan 2009

Yapma arkadasim, yapma evladim

0 comments

21 Nisan 2009

Gioco nostro


Mr. Salieri sends his regards


Tam adi Mafia: The City of Lost Haven olan ilk oyun, 2002 yilinda tezgahlara dusmesiyle beraber o donem yolu oyun dunyasindan gecen herkesinde gonlune ates dusurmustu. O zamanlarin oyun firmalari arasinda hot prospect olarak gosterilen zamaninin Illusion Softworks'u simdinin 2k Czech'i cumle aleme oyun nasil yapilir adeta bir ders vermisti. Daha sonralari ayni firma Hidden& Dangerous 2 gibi baska bi efsaneyide oyuncularla kavusturmustur ki, bu yuzden kendilerine saygim sonsuzdur. Simdi Mafia'yi bilmeyenlere Mafia anlatmak beyhude bir caba, tarzini Gta'ya benzetmek ise saygisizlik olur. Bugun sinema dunyasi icin The Godfather neyse benim icinde Mafia oyunlar arasinda oyle bir yere sahiptir. Grafikleri, muzikleri, karakterleri, oyunun atmosferi, oynanisi olsun bir butun olarak kusursuza yaklasan cok az oyundan biridir. Profesyonel bir film kalitesindeki senaryosu, son derece gercekci karakterler, insanoglu'nun kendi kendini tuketen hirsi, ihanetler, kovalamacalar ve kacinilmaz olarak hesaplasmalar bu oyuna damgasini vuranlar arasindaydi. Ayrica bir cok mafia filmine ve ozelliklede Goodfellas'a yapilan gondermeler oyuna ayri bi tat katiyordu. Oyundaki gorevlerede bir saygi durusunda bulunmak lazim, maksat gorev olsun mantiginin otesinde, senaryonun birer parcasi olarak oyunculara interaktif bir film izliyor havasi veren kimi zaman mal kacirdigimiz, kimi zaman manitamizi rahatsiz eden serserileri patakladigimiz hatta tarihin ilk durbunlu tufegiyle suikast duzenledigimiz o anlar, insana bir oyun oynadigini unutturucak kalitedeydi.


Bugun bile Don Salieri'nin sakin sakin koseli purosundan cember dumanlar cikartak bize hem gorev hem akil verisini, bir ogle yemegi esnasinda ugradigimiz suikasti, ozellikle de araba yarisi bolumunde gotumden akan terleri cok iyi hatirlarim. Ve tabii ki Lost Haven, 1930'larin New York ve Chicago'sundan esinlenilip gunahlar ustune kurulmus, bana ilk kez bir oyunda gercek sokaklarda dolastigimi hissettiren sehir. Arabaya atlayip sokaklarda aylak aylak dolasmanin, Salieri's Bar'da iki tek atip, kekeme Bertone'yle Central Island'a karsi sigara icmenin zevki bambaskaydi.


Bunun yaninda oyunun insani en cok ceken yanlarindan biride, goreceli gerceklik duygusuydu. Mesela polisler trafikte ters seritte gitmenize yada hiz limitini asmaniza kesinlikle musamaha gostermez aninda ticket'i yapistirirdi. Etrafta elde silahla dolasilmaz, silahi goren cigligi basar, topuklardi. Calmayi ogrenmedigimiz arabayi calamaz, corap degistirir gibi her dakka araba degistiremezdik. Bu arada mevzubahis arabalar da oyunun en cok ugrasilmis ve onemli ogelerinden biriydi. Donemin arabalari nerdeyse birebir oyuna adapte edilmis, gercekci hasar modellemeleriyle hizmetimize sunulmustu. Abi kisacasi efsane oyundu yani bu Mafia.

An offer you can't refuse

Yaklasik 7 sene sonra ilk oyunun devamina, Mafia II'mize kavusmak uzereyiz. Bu sefer oyun icin zaman olarak 1940'larin sonu, 1950'lerin basi, mekan olarak ise New York ve San Fransisco'dan esinlenilmis Empire City'i secilmis. Yeni hikayemizin kahramani Italyan Amerikan asilli fakir bir ailenin, gozu yukseklerde olan ogullari Vito (belliki isim icin cok dusunulmus). Oyunumuz hirsizliktan hapis yatmamak icin orduya katilan Vito'nun WWII sonuyla beraber Amerika'ya donmesiyle basliyor. Bizede savastan sonra ekonomisi sahlanan Amerika'daki firsatlar ortaminda cocukluk arkadasi Joe'yla birlikte suc basamaklarini birbir tirmanan Vito'nun basindan gecenleri oynamak kaliyor.

Lafi daha fazla uzatmadan oyundaki yeniliklere gelirsek;
  • oyun 3 perdeden olusacak
  • oyunun basindan itibaren acik olacak 25 km karelik oyun haritasi (Lost Haven'in yaklasik 2 kati)
  • gorev alinabilecek 3 farkli aile (Falconi, Vinci, Clemenze)
  • oyuncunun alabilecegi evler
  • 100'den fazla icmekan
  • yillar ilerledikce degisen araba modelleri, ayrica az da olsa doneme ait motorsiklet modelleri
  • kendi arabamizi satin alip, ozel plaka bile taktirabilme
  • arabalar ic, dis full modifiye edilebilecek+momo direksiyon opsiyonel
  • arabalarin bagajlarina ceset saklayabilme
  • oyun icersinde verilen kararlara gore degisen birden fazla oyun sonu
  • oyun icinde arttirilan objelerle etkilesim icin normal ve agresif olmak uzere iki cesit etkilesim secenegi
  • improvize edilmis checkpoint sistemi
  • catismalarda siper alabilme
  • dinamik olarak gece gunduz gecisi
  • spor salonlarinda yeni dovus stilleri ogrenebilme
  • restaurantlarda yemek yiyebilme
  • magazalardan kiyafet alisverisi yapabilme

Genel olarak yapimcilar daha canli bir sehir sunmak adina sehir tasarimina cok onem verdiklerini soyluyorlar. Ayrica ilk oyundan daha karanlik ve gercekci bir atmosfer bizleri bekliyor. Resimlerden goruldugu kadariyla oyunda kar da olacakmiski off tadindan yenmez valla. Bunlarin yaninda ayen beyan ortada oldugu gibi Gta'dan alinan bir kac ozellik var, ama oyunun ruhunu bozacak kadarda fazla degil. Umidim arabalarda modifikasyon olayinin bokunun cikmamasi yonunde. Tabi son olarak belirtmek lazimki Mafia icin bahsettigimiz butun guzellikler aynen bu oyun icinde korunacak. All in all, aksilik olmazsa 2009'un Ekim ayinda oyunumuz cikacak, artik bize beklemek duser.

Ekran goruntuleri






Gameplay

4 comments

20 Nisan 2009

Uyusun da büyüsün ninni!

Hasan Şaş İBB maçı oynanırken kulübede uyuyakalmış.

Bu kadar bayık futbol oynattığın için teşekkürler Bülent...


4 comments

Şakacı Teyze

2 comments

My Hero

6 comments

19 Nisan 2009

Vay anam vay


Adriana Lima - Alessandra Ambrosio - Karolina Kurkova - Marisa Miller
7 comments