Bugün senin taşıdığın 10 numarayı giyenin neler yaptığını gördükçe insan seni daha çok özlüyor be Comandante. Sen ki dünyadaki sayılı oyunculardan biriydin, babanın-annenin cenazesinden hemen sonra izinli olmana rağmen maça çıkıp oynadın. Bu üstteki alışkanlığında, marşında elini kalbine koyman o zamanlardan kaldı zaten. Babanın cenazesinden sonra çıktığın ilk maçta marş okunurken elini kalbine götürdün babanın olduğu yeri göstermek için ve o el sen futbolu bırakana kadar her maç hep orda kaldı, bizim beynimize kazındı. Şu kesin sen elini koyduğun yerde olacaksın her zaman. Nasıl ki Metin Oktay ne kadarda görmesekte her zaman orda olacaksa sen de daima orda olacaksın Giga...
Sen çok büyük bir adamdın be Hagi, çok özlettin kendini çok... Geri gelsen keşke, sevinsen çocuklar gibi, sevindirsen bizi çocuklar gibi, bağırsak stadda avazımız çıktığı kadar "I love you Hagi" diye... Çok şey istiyorum bazen biliyorum.
Labels:
Galatasaray,
Hagi,
pardaillan
11 comments:
ya bir de kendi taraftarlarına hırsızsınız diye bağıran biri vardı o kimdi??
evet hagi gibi çirkef futbolcumuz olmadı olmayacak
esas hagi biraz da yumuşaktı galiba, yürürken hafif hafif kırıtıyordu
ya hagi Aziz başkanı aramış zamanında, "başkan bu takımda benim paramı vermiyorlar beni Fenere alır mısın" demiş
sen bilmezsin tabi böyle hikayeleri
top hagi
anasının amına koyayım
o ne demek ak??
nekrofili
haginin cesedini sikim
oldu mu??
hagi allah belanı versin
bu arada bundan sonra ki konuşmalarımızı karşılıklı saygı ve terbiye sınırları içinde devam etmesini rica ediyorum
Yorum Gönder