Hersey yalnizliktan

Bayern-Wolfsburg

Izledigim ilk macta Wolfsburg tam bi hayalkirikligiydi. Deplasmanda olmalarininda etkisiyle oyunun genelinde kontrolun Bayern'de kalmasina izin verdiler. Sahanin kendi kalelerine yakin 3te 1lik bolumu disinda pres namina hicbirsey yapmadilar ve mac boyu Bayern'e rahat rahat pas yapma olanagi verdiler. Oyun planlari kazandiklari toplari hizli bir sekilde misimovic'le bulusturup, geri kalani onun ve forvet ikilisinin hunerli ayaklarina birakmak olarak ozetlenebilir. Hunerli diyorum cunku sahaya kaptan olarak cikan misimovic gercekten kaliteli bir oyuncu, cok hizli dusunup cok hizli uyguluyor. Oyun gorusu, teknigi, hizi hepsi yerli yerindeydi bugun. Ama Dzeko ve Grafite ona uyum saglayamayinca ve kazanilan topta fazla olmayinca o da cok fazla topla bulusamadi. Wolfsburg'un en temel arizasi kanatlarin islememesi. 4-3-1-2 dizilisinde, beklerin hucuma katkisi sifira yakindi. Keza ortanin saginda oynayan dejagah'in bir iki pozisyonu disinda, orta sahada cok etkisizdi. Bunun disinda oyunu kendi sahalarinda kabul edip, kontratak bulana kadar dayanacak bir defansa da sahip degiller. En son Zaccardo'da Parma'ya gittikten sonra defansta sikinti yasamaya devam edecekleri soylenebilir. Oyunun tartismasiz en kotu adami Grafite'ye 90 dakika sabretmesi, 2 farkla geriye dusmesine ve kurt hoca Van Gaal'in ardi ardina oyuncu degisikliklerine, klasiklesmis 75. dakkaya kadar cevap verememesi t.d Amrin Veh hakkinda da bana pekte guzel sinyaller vermedi. Yani demem odur ki bugun izledigim Wolfsburg yenilmeyecek bi takim degildi, su anki sefil Besiktas tarafindan bile. Cska'nin da Vagner Love'u yolladigi bu gunlerde kara kargalara hayirli traslar diliyorum burdan.
Bayern'e gelirsek oyunun genelinde ve ozelliklede Robben, Ribery ikilisi oyuna dahil olduktan sonra gecen senenin sampiyonundan bi gomlek ustun olduklarini soyleyebilirim. Defansta Van buyten, ortada Tymoschuk hatasiz oynadilar. Hamit ciktigi dakikaya kadar, istediklerini bi turlu yapamadi. Buyuk ihtimalle de Van Bommel sakatliktan dondugu zaman ilk 11 sansi bulmasi cok zorlasacaktir. Burda R.Madrid'e de bi parantez acmak lazim, Ribery ribery diye aglayipta, hem onu alamayan bide ustune Robben'i veren madrid gozumde Bayern'i artik maclari izlenecek takimlar listesine cart diye sokmus durumda. Son iki goldeki Ribery asist Robben bitiris kombinasyonun veya tam tersi varyasyonlarinin kilidini cozemeyecegi defans sayisinin cok az oldugunu anlamak icin futbol bilgineri olmaya gerek yok. Son olarak Bayern'in buyuk ihtimal Rafinha'yida aldigini dusunursek, alisik oldugu solbekte Lahm, sagda Rafinha, onlerinde ribery, robben ikilisi cok can yakacaga benzer.

R.Madrid-Deportivo

Real gercekten ilginc bir takim. Bu seviyede bir klubun sezonun ilk macina ilk 11de, gecen yildan kalan sadece 4 oyuncuyla cikmasi ender gorulecek bir olay. Ustelik bu 4 oyuncudan biri de sezon ortasinda transfer edilmis olan L.Diarra'ydi. Her ne kadar dunyanin en pahali takimi olsalarda, her toplama takim gibi zamana ihtiyaclari oldugu apacik ortada. Hucumda olsun, defansta olsun oyuncularin birbirlerini tam olarak tanimadiklari, uyumsuzluklarindan belli oluyordu. Gerci defansin iki belkemigi Ramos ve Pepe'nin olmadigini dusunursek, onlar dondugu zaman defansin problemsiz bir hale burunecegini soyleyebiliriz. Ama su vakit Arbeloa, Garay, Albiol, Marcelo 4lusu daha ciddi rakipler karsisinda kevgir olmaya hazir ve nazir durumdalar onu da belirtmek lazim . Onlerinde oynyayan L. Diarra ve Xabi ikilisi ise takimin en olmus tarafi diyebiliriz, oyunun iki tarafinida hem dengeli, hemde mucadeleci bir sekilde oynadilar. Ayrica oyunu arkadan yonlendirmeleri ve sert sutlariyla extra sans yaratmalari da Madrid'in aradigi orta ikiliye kavustugunu isaret ediyor. Gelgelelim bugun 3 gol atmalarina ve bir o kadarda kacirmalarina ragmen, hucumda sorun oldugu bir gercek. Ilginc olan ise sorunun benim gozlemledigim kadariyla buyuk cogunlukla Pellegri'nin sisteminden kaynaklanmasi.
Her ne kadar macin basindaki dizilisi Ntv'nin azizligi yuzunden gorememis olsamda, mac icersinde Madrid 4lu defansin onununde, xabi-lass ikilisi, onlarin onunde, kaka-ronaldo, ve yine onlarin onunde de raul-benzema goruntusu cizdi. Yani 4-2-2-2 dizilisiydi benim gordugum. Bu diziliste sorun yaratan asil olaysa Ronaldo ve Kaka'nin ortaya yakin oynamalariydi. Zaten iki on libero, iki forvetle oynayan takima iki amc'de girince, sahanin ortasi dikey dogrultuda gereksiz bir sekilde kalabaliklasti. Bu yuzdende cogu zaman pas trafigi tikandi, kosu yollari birbirine karisti ve oyun kalitesi dustu. Ilerleyen bolumlerde ortadaki sikintidan topla kenarlara kacan Ronaldo ve Kaka bu seferde, zaten halihazirda katkilari az olan beklerin onunu kestiler, ozellikkle marcelo bir cok kez eskort tadinda 2 metre arkadan Ronaldo'nun dribblinglerine eslik etti. (Hasmet usulu bi parantezle de belirtmek isterimki Ronaldo'nun illa fantezi yapicam sevdasida ilk mactan baydi beni.) Ne zamanki kaptan cikip yerine Granero girdi ve girer girmezde orta ikiliye yakinlasip orayi 3ledi, o zaman Real akinlari, paslari daha akici, daha etkili olmaya basladi. Ama tabi belirtmek lazimki daha genc olmasina ragmen Granero madrid'in adami deil, oranin adami Sneijder'di zorla yolladilar, keza Guti'nin yerine oyuna Robben girebilirdi, zorla yolladilar, bunlarda Perez yonetiminin karanlik yuzleri tabi. En ilerde de bugun bir gol atip bir asist yapan Raul'un takima ne kadar katki yaptigi veya ilerde ne kadar yapabilecegi tartisilir. Benzema ise alindigi zaman dedigim gibi bu takimin oyuncusu degil, giydigi gomlek biraz bol geliyor ama oyle veya boyle yeri garanti gozukuyor. Sonucta bugunku haliyle dunya capinda yapilan tantanaya degecek bi takim yok ortada ama potansiyel olduguda inkar edilemez, yapicak bisey yok artik onumuzdeki maclara bakicaz.
Deportivo icinse soyleyebilecegim iki guzellik vardi. Ilki, ilk goldeki frikik organizasyonlari, ikinciside yillarin Valeron'unun sik bi vurusla attigi goldu.

Posted by Marlboro Man at 04:11