Herşeyden önce belirtmek istiyorum ki mac öncesindeki gösteri koreografiden tut kostümlere kadar iddialı bir şekilde kötüydü. Eşşek yüküyle paranın harcandığı böyle büyük çaplı bir organizasyonda bu kadar osuruk seremoni ortaya koymak herkese nasip olmaz. Allahtan Bocelli paşa sonlara doğru mevzuyu ucundan topladı da ucuz kurtuldular yoksa çok daha ağır yazardım, dilimden kurtulamazlardı valla.
Maçla ilgili notlarım olmadığı için kafamdan yazmaya başlıyorum; aslında kanepede uzanmış yatarken evimizde başlayan hdtv seferberliğinde salonumuzda kendine yer edinen phillips marka televizyonumuzun maçı yarrak gibi göstermesine o kadar dalmıştımki, ilk başta ekranda beliren United kadrosuna biraz tepkisiz kaldım. Dolayısıyla babam'ın o ulvi "bizim bi ara almaya niyetlenipte vazgeçtiğimiz kara cocuk (etoo) varya, osurtur bunları valla" yorumuna kadar olayın vahametini kavrayamadım. Bir şampiyonlar ligi finaline Sir Ferguson'un bu kadar osuruk takım cıkaracagını soyleseler hayatta inanmazdım. Ne olursa olsun o osuruk takımında bu kadar kotu oynayacagına gozumle gordugum halde hala inanmak istemiyorum. Bir takım dusunun Sampıyonlar ligi finaline sagbekte O'shea, orta sahada artık miadını doldurmus Giggs, tırı vırı Anderson'la cıkssın, ileri uclusu de ayrı telden calıp sagda Park ji, solda Rooney ortada Ronaldo olsun.
Açıkçası o takımla Barcelona karsısında bu işler olmazdı nitekim olmadı da. Yıllar yılı Fenerbahce maclarını seyrederken, her teknik direktore kızışlarım sonunda, artık oyle bır nokta gelirki abi adam napsın cıkıp sahaya kendi mi oynasın dusuncesı kafamda belirir, teknik direktörlere haksızlık yaptığımı hisseder sucluluk duyarım. Bu adamların benden sizden daha çok futbolu bildiklerini, belkide olayların bizim gördüğümüzden daha farklı cereyan ettiğini varsayarım. Ama gelgelelim bugünki final gibi bazı maçlar vardırki bir teknik direktor maca nasıl etkı eder insana bir kez daha hatırlatır. Yetmez, futbol ve teknik direktörlük bilgisinden şüphe edilemeyecek biri nasıl gözgöre göre kendi takımını siker atar açık bir şekilde gözümüze sokar.
Bu geceki iki teknik direktöre baktığımızda Ilker Yasin'in de sık sık belirttiği gibi Guardiola daha tıfıl tıfıl dolasırken Ferguson Kupa Galipleri Kupasında Aberdeen'le final oynuyordu. Ama aradaki bu muazzam tecrube farkına karşın bugun rakibini daha iyi analiz eden ve takım işleyini ona göre adapte eden taraf şüphesiz Guardiola'ydı. Barcelona teknik direktörü Alves'in yoklugunda Puyol'u beke, Toure'yi Pique'nin yanına stopere cekmis, Abidal'in yerinede artık sacları agarmıs Slyvinhoyu monte etmisti. Kağıt üstünde dezavantaj sayılabılecek bu eksiklikler ve pozisyon kaymaları, Ferguson Rooney'i Puyol'un kucagına, Ronaldo'yuda Pique'yle Toure'nin kurtlar masasına atınca, sahada hıc farkedılmedı diyebiliriz. Acıkcası Rooney yerine Ronaldo'yu ortada oynatması anlaşılması çok güç bir tercih. Bu terchini altında yatan nedenler nedir bilmek zor; Barcelona defansı Ronaldo'nun isminden tırsıp hata yapar diye mi düşündü, Ronaldo olayı kişiselleştirip takımı mı taşısınmı istedi yada bilmediğimiz başka birşeyler mi var bir türlü çözemedim. Tabi ileri hatta park jı sung'ada ayrı bir parantez açmak lazım. Eywallah iyi niyetli, calışkan bir oyuncu hani hep general olmaz birazda asker lazım dedikleri turden ama gelgelelim sag acıga asker gitmiyo be Fergie abi, takıma el freni oldu bu cocuk sag kanatta. Bu arada Tevez'in bu takımda gordugu Genc Semıh muameleside çok ilginc gerçekten, sezon bitti hala bu kan uyuşmazlığının sırrı çözülemedi.
Tabi United'da ileri uclu beterken ortasaha hepten skandaldı. Rakibin orta sahasında Xavi ve İniesta varken karşısına Anderson ve 35'lik Giggs'i çıkarırsan elalem adam götüyle güler be arkadaş, ben daha ne deyim bilemiyorumki? Ne dusundun, ne planladın anlamak mumkun değil. Takımdaki tek gercek orta saha oyuncusu Carrick ilk yarı cok iyi oynayıp, cokta iyi uzun toplar atmasına ragmen ikinci yarı o da oyundan düşünce maçın göbeğinin kesildiği ortasaha hepten Barcelona'ya kaldı. Cıktları dakikaya kadar ne Anderson ne Giggs gercek anlamıyla hiç bir şey yapmadılar. Onların yerine Manchester gobekte Park Ji Sung ve Scholes, solda Tevez, sagda Ronaldo'yla baslasa iddia ediyorum bu mac cok farklı olurdu. Gerci iddia ediyorum ama sezilen o ki ne Manchester'lı futbolcular ne Ferguson mental olarak bu fınale hazır degildi. Yoksa butun sezon formda olan Vidic, Ferdinand ikilisinin sarsaklıgı ve bu kadar tecrubeli hocanın zaten olmayan orta sahadan adam cıkarıp forvet alması baska turlu acıklanamaz. Özellikle Vidic'in ilk golde Etoo'dan yedigi calım ve Ferdi'nin 136 Sina tarzı kafaları bu seviyede olmaması gerekenlerdendi.
Barcada ise Guardiola klasik duzenin dısında Etoo'yu sagda, Messi'yi ileri uclunun ortasında oynattı. Maç içinde Messi sık sık orta sahaya gelerek top alıp, direk dribblinglerle defansı yarmaya calıstı. Boylece Guardiola hem Manchester'ın daha atak olan sol kanadını Etoo'yu oraya musallat ederek bitirdi, hemde Ronaldo'nun dustugu sandvıc pozısyonundan Messi'yi kurtarmıs oldu. Zaten atakların geneli ve atılan ıkı golde bu kanattan geldi. Orta sahada hem Iniesta hem Xavi yine ders verir gibi bir futbol oynadılar. Onların arkasındaki Busquet etkisiz ve silik bir maç çıkarmasına rağmen mac boyunca bir kere hücumda fazladan adam olarak geldi, onda da golü yarattı. Eksik görümüne rağmen defansta takıma bütüne ayak uydurdu. Özellikle Slyvinho'dan şüphem vardı sonlara doğru oyundan biraz düşsede iyi bir oyun ortaya koyması takdire şayandı. Genel olarak baktığımızda Puyol'un son dakkalardaki kendini yerden yere atmalarını saymazsak bu gece Barcelona Manu'dan teknik, taktik, etik her anlamda üstün oldugunu kabul ettirdi diyebiliriz. Bu sezon onların yılıydı ve herkese futbolun güzel bir oyun olduğunu tekrar hatırlattıkları içinde bu kupa dahil olmak üzere aldıkları bütün övgüleri hakkettiler.
Buarada birde bu maçı Ronaldo vs Messi olayına dökmeye çalışanlar vardıki, herhalde büyük hayal kırıklığına uğramışlardır. Görüldüğü üzere bu iki oyuncununda bireysel performansları üstün yeteneklerine rağmen takım performansından ve hocalrının kendilerine verdikleri görevden aşırı derecede etkileniyor. Bu maça baktığımızda Messi daha iyidir diyebiliriz ama kanımca kimsede çıkıp Messi Ronaldo'dan şunu fazla yaptı diyemez. Dolayısıyla bu konuda gönül rahatlığıyla diyebilirimki Kazım Kazım dünyanın en iyi futbolcusudur.
Sonuç olarak Guardiola yasıtları hala futbol oynarken profesyonel teknik direktorlük kariyerinin ilk senesinde hem ispanya lig hem kral kupasını kaldırdıgı yetmiyormuş gibi bide üstüne şampiyonlar ligi kupası kaldırdıki pes doğrusu. Fm'de oynasan yıne zor bırader, sen bu işi gerçek hayatta nasıl yaptın ben anlamadım. Artık ilerde bayıp ikinci ligten takım alıp sampiyonluga kassa, bu dakkadan sonra ben saşırmam. Taşşağı bir yana bırakırsak sıkıntılı bir dönemde devraldığı takıma kötü bir başlangıca rağmen getirdiği disiplin ve istikrarla, girdiği her yarışmada kupa kaldırttıgı için içten bir tebriki hakketti Guardiola.
Ferguson efendi için ise artık sapkayı onune koyup dusunme zamanı gelmiştir, Manchester'ın geldiği nokta artık tartısılması gerek bır noktadır. Eywallah sampiyon oldun, avrupa'da final oynadın saygımız buyuk ama bu takımında bu kadar vasıfsız oyuncuyla dolup tasmasına bır dur demek lazım. Eskiden bir Irwın varsa sımdı bın tane var, ben el kadar cocuktum aynı adamlar oynuyordu, essek kadar olduk hala adamlar oynuyor, nereye kadar? Taktiği bireysel yeteneğin önünde tutmak senin seçimin, keza durup durup yeni şeyler deneyip takımın dengesini bozmakta ama koskoca Manchester boyle aciz top oynayamaz, oynamamalı. Yıllardır oyuncak ettin takımı, basarı var die sesini kimse cıkarmıyo sanma iste ben burdan haykırıyorum, ey Fergie titre ve kendine gel yada bırak oraları Fener'e gel.
0 comments:
Yorum Gönder