Olmadan dalinda curuyenler burda toplaniyor

23 Mart 2009

Gecmis zaman olur ki

Cogunluk Coulibaly'i hatirlar, bi zamanlarin sempatik afrikali topcu furyasinin en renkli isimlerindendi. Her turlu pustluk vardi bunda, ne Ali Sami Yen'e isemedigi, ne Fenerbahce'ye hareket cekmedigi kalmisti. Reklamlarada cikti, Televole'de sebeklikte yapti. Bu nevi sahsina munhasir kardesimiz, ne sahalarda ne Anadolu'da basmadik yer birakmamis, o klup senin bu klup benim dolasmisti. Iste lule lule saclari, yampiri turkcesi ve fantastik bir ropartajiyla Kolibali.


Türkiye’nin ilk zenci antrenörü olacağım

Fernand Coulibaly (31) Türkiye liglerindeki en istikrarlı yabancı futbolcu. İstikrarı oynadığı futboldan değil, Türkiye'de en uzun kalan yabancı futbolcu olmasından kaynaklanıyor.

Bir başka özelliği de şimdiye dek hiç İstanbul takımlarında oynamaması. Avukat annesi ve veteriner babası Mali'den ayrılıp Fransa'ya gidince, Coulibaly beş yaşından sonraki hayatını Fransa'da geçirmiş. 14 yaşında girdiği futbol okulundaki arkadaşları arasında Pascal Nouma ve Zidane var. Onun için büyücü diyenler de çok, dini imanı paradır diyenler de... Her ne kadar ‘‘inan bana ki vallahi billahi parayla işim çok yok’’ dese de, iki lafından birinin para olması onun bir homo-ekonomicus olduğuna işaret ediyor.

Hangi macera seni Türkiye'ye sürükledi?

- Afrika Kupası için Tunus'ta maç yapıyorduk. Beni bir Türk menajer görmüş ve beğenmiş. Tuttu kolumdan beni Adana Demirspor'a getirdi. O sezon Adana Demirspor küme düştü.

Sekiz yıldır Türkiye'den başka bir yere kımıldamadın hiç. Seni buraya maddi mi yoksa manevi aşk mı bağlıyor?

- Mecburen burada kalıyorum. Fransa'ya dönemem. Ama buraya alıştım, çok seviyorum. Rahatım yerinde. Türkiye'de futbolda iyi para var. İngiltere için bir teklif getirmişlerdi bakmadım bile. Futbolu bıraktıktan sonra menajerlik yapacağım, belki de Türkiye'nin ilk zenci teknik direktörü ben olacağım.

Didi vardı. Onu zenci saymıyor musun?

O sahte zenciydi. Melezdi.

Fransa'ya girmen mi yasaklandı? Niye dönemiyorsun?

- Askerlikten kaçtım. 18 yaşında Arabistan'da oynarken, gel askerlik yap dediler. Burada kazandığım paraları verin, hergün askere giderim dedim. O yüzden Fransa'ya giremiyorum. Yedi sene memlekete girmeme cezası veriyorlar. Altı yılım doldu.

Türkiye'de hep Anadolu takımlarında oynadın. İstanbul takımları seni harcar diye mi düşündün?

- Kesin harcarlardı. Bak Pascal Nouma hemen gitti. Halbuki bir sene daha zaman verselerdi, Türkiye'yi çözer ve hiç sorunsuz oynardı. Benim için sahtekar dediler. Bir maç oynarsa üç maç oynamaz diye dedikodular çıkardılar. Yanlış ve kötü düşündüler hep benim için. Kavga çıkarırım diye korktular beni transfer etmeye.

Sen çözdün mü Türkiye'yi?

- İnan bana ki vallahi çözdüm. Ne kadar sahtekarsan, o kadar iyisin burada. Herşeyi yapacaksın ama gizli yapacaksın. Yoksa başın belaya giriyor. Teknik direktöre hata yapıyorsun, ya da başkana, sen bana yalan söylüyorsun, denmiyor. Allahım yarabbim, kimse kabul etmiyor ki böyle bir şeyi. Herkes, tamam başkan haklısın, evet hocam doğrusun, diyor. Yalaka çok. Ama burayı anlamak için bir değil, en az üç yıl lazım. Bak Pascal Nouma çözemediği için gitti. Çözseydi benim gibi rahat ederdi.

Paragöz olduğun söyleniyor. Dinin imanın para mı?

- Coulibaly'nin parasını ver Coulibaly sorun olmaz. Ben profesyonelim. Türkiye'de kimsem yok. Eşim bile yok. Akşam eve gidince hemen yatak odasına gidiyorum. Sabah da antrenmana. Ben neden bunu yapıyorum? Para kazanmak için. Sözleşme imzalıyoruz. Para ödenmesi konusunda sorun çıkar diye bir madde yok. Baştan söyleseler o zaman sorun çıkarmam. Ama pazartesi gel paranı al diyorlar, olmuyor çarşamba gel diyorlar. Günler bitmiyor bir türlü.

Para için kimleri, neleri satarsın?

- Kimseyi satmam. Ben para alıyorum ama dağıtıyorum da. Anneme kardeşlerime. Gel boşken benim memlekete gidelim birlikte. Beni herkese sor, herkese yardım ederim.

Maça çıkmadan önce uğurların var mı?

- Tüm topçuların uğurları vardır. Ben her iki kaleye iki ayağımla vururum. İlk sağa, sonra sol köşeye vururum. Sonra öbür kaleye koşup tekrar vururum. Böyle yapınca büyü yaptım sanıyorlar.

Haksız sayılmazlar. Mali'de kara büyücüler var. Büyü yaptırıyor musun?

- Bir Afrikalı büyü yaptırmadım derse inanma. Yalan söylüyordur.

Pahalı mı büyüler?

- Çok pahalı. Büyü sonucu sen iyi para kazanacaksan büyücü de o paradan pay ister.

Futbolu bıraktığında kazandıklarını afiyetle mi yiyeceksin? Ticaret mi yapacaksın?

- Buradaki bankalara güvenmiyorum. Bir bankanın tabelası bir gün var birgün yok. Mali'ye de güvenmiyorum o yüzden paralarımı Fransa'ya yatırıyorum. Ama memlekette bir diskoteğim var. Türkçe bir isim verdim. Bir Tanem.

Avrupa'da Coulibaly isminde birkaç futbolcu daha var. Sizin aileden hep futbolcu mu çıkar? Yoksa bu soyadları tesadüf mü?.

- Mali'de halkın yüzde 60'ının soyadı Coulibaly'dir. 13. yüzyılda bir kralın adı Mamadu Coulibaly idi. Onun için nerdeyse herkes Coulibaly.

Forma numaranın 27 olmasının özel bir sebebi var mı?

-Gaziantep'in plaka numarası. Ne kazandıysam Gaziantep'teyken kazandım. Orada meşhur oldum. Antep'i çok sevdim. Antepliler de beni sevdi.

Sahada kızınca Türkçe mi, Fransızca mı küfrediyorsun?

-Türkçe daha iyi. Sahada o kadar küfür var ki zaten ben Türkiye'de merhabayı bilmezken orospu çocuğunu biliyordum.

Küfür etmek ya da küfür yemek sende ne etki yapıyor?

-Bana ne kadar küfür ederlerse motivasyonum o kadar yüksek oluyor. Küfür güzel bir şey sonuçta. Motive ediyor. Özellikle rakip taraftarların küfretmesi hoşuma gidiyor. Ondan sonra benim kafada tek bir şey var. At şu golü git, onlara bir hareket yap.

Türk erkeğinde tek posta hiç duymadım, kiminle konuşsam iki posta, üç posta

Avrupa'da erkekler kadınları o kadar sevmiyor. Avrupalı erkekler Türkler kadar güçlü değil. Türk erkekleri çok güçlü. Ne zaman biriyle konuşsam, üç posta, dört postadan bahsediyor. İlk defa böyle birşeyi Türkiye'de duydum. Ben Avrupa'dayken iki posta bile duymadım. Kardeşim bu ekmek, pilav değil ki...Ye bir kere yeter. Türkiye'de hiç, tek posta duymadım.

1 comments:

Pardaillan dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.

Yorum Gönder

Blog Archive